İlişkinin Temel Önemi
İlişki kurmak, insanların en temel duygusal ihtiyaçlarından biridir. Bu ilişkiler içinde kendi kişiliğimizi oluşturur ve büyürüz. Çünkü ilişkiler bize bazı temel duyguları sağlar ve bu duygular psikolojik olarak sağlıklı olmanın temel unsurlarıdır. Örneğin, bir bebek dünyaya geldiğinde kendisini annesi aracılığıyla tanır ve annesiyle kurduğu ilişki temelinde ruhsal olarak gelişir.
Yetişkinlikte de bu durum devam eder. Yetişkinler için bu kişi genellikle eşimiz veya sevgilimiz olur. İlişkilerden sağladığımız duygusal tatminler, yeme ve içme gibi temel ihtiyaçlar kadar önemlidir. En önemli duygular bağlanma ve güven duygularıdır. Evliliğin en büyük işlevi de temel bağlanma ihtiyacımızı karşılaması ve güven veren bir partner sağlamasıdır. Evlilikte sorunlar olduğunda ruh sağlığımız da bozulmaya başlar.
Bağlanma ve Duygusal Destek
İnsanlar başka biriyle bağlantıda olmaya ve yakınlık kurmaya ihtiyaç duyar. Evlilikte ne kadar mutlu olduğumuz, bu ihtiyaçların ne kadar karşılandığı ile doğrudan ilişkilidir. Bazı duyguları hissetmek isteriz, bazı duygulardan ise uzaklaşmak isteriz. Sağlıklı bir evlilikte, eşler arasındaki duygusal bağ, istenen hislerin istenmeyen hislerden daha fazla olmasına bağlıdır.
Temel bağlanma ihtiyacı, eşin duygusal olarak ne kadar ulaşılabilir olduğu ve bize ne kadar yanıt verdiği ile ilgilidir. Örneğin, ihtiyacımız olduğunda eşimiz yanımızda değilse, beklediğimiz yakınlığı ve desteği göremezsek üzülür, kaygılanır ve yalnız hissederiz. Karşı taraf bu duyguları anlayamaz veya nasıl yanıt vereceğini bilmezse, iç dünyamızdaki üzüntü ve kaygılar öfke gibi ikincil duygular olarak ortaya çıkar. Öfke, çoğu zaman “Neden benim yanımda değilsin? Neden beni anlamıyorsun?” demenin bir yoludur. Fakat öfkenin davranışsal tepkileri evliliğe zarar verir.
Kişiliğin Onaylanması ve Kabul Görme İhtiyacı
Evlilikte diğer temel bir ihtiyaç, kişiliğimizin onaylanması ve kabul edilmesidir. Karşımızdaki kişi bize değer verdiğinde gurur hissederiz. Ancak yok sayıldığımızda, saygı görmediğimizde veya eleştirildiğimizde utanç ve kendine güven kaybı yaşarız. Kendine olan saygısı azalan kişi, bu ihtiyacını karşılamak için farklı yollar arayabilir.
Örneğin, eşinden yeterince değer görmeyen biri aldatma yoluna başvurarak ihtiyaçlarını başka birinden karşılamaya çalışabilir. Bu durum hem evliliğe hem de bireylere zarar verir. Temel duygusal ihtiyaçlar karşılanmadığında ise çiftler, gerçek duygularını göstermeyip savunmacı davranışlar sergiler. Bu, iletişimi zorlaştırır ve duygusal mesafe yaratır.
Gerçek Duyguların Anlaşılması ve Empati
Altta yatan gerçek duyguların eşler tarafından anlaşılması, evlilikte problemlerin önüne geçebilir. Sağlıklı bir evlilik, eşlerin birbirlerinin duygularını anlaması, empati yapması ve güven vermesi ile gerçekleşir. Araştırmalar, birbirini eleştiren ve iletişimi kesen çiftlerin boşanma oranının yüksek olduğunu göstermektedir.
Evlilikte sorunlar olduğunda, çift terapisine başvurmak ilişkiyi onarmak için önemlidir. Çift terapisinde amaç, eşlerin kırılgan duygularını ortaya çıkarmak ve birbirlerini anlamalarını sağlamaktır. Çift terapisi, eşlerin birbirlerinin ihtiyaçlarını görmelerine ve empati yapmalarına yardımcı olur.
Bireysel Sorunlar ve Çift Terapisi
Çiftler çoğu zaman, eşlerinin duygularını nasıl yatıştıracaklarını bilemez ve korktukları için duyguları geçiştirirler. Terapide, bu duygularla nasıl başa çıkacaklarını öğrenirler. Ayrıca, kişinin bireysel sorunları ilişkisine zarar veriyorsa, bireysel terapi alması gerekir. Bireysel terapi ile kazanılan farkındalık, ilişkilerine de olumlu şekilde yansır.
Hayatın bir döneminde sorunlarla baş etmekte zorlanmak normaldir. Böyle durumlarda profesyonel destek almak, hem bireysel hem de çift olarak sağlıklı bir yol çizmek için faydalıdır.
Klinik Psikolog Nilüfer Demirhan
Randevu için tıklayınız